Aşk insan için en güzel ve tatlı duygulardan biridir öyle değil mi? İnsanı bir yakaladı mı ne dert kalır, ne tasa. Hayat o kişi için bir anda tozpembe olmaya başlar. San ki o insana ilahi bir güç tarafından sihirli bir değnek dokunmuş gibisinden bir değişim başlar. Hep üzüldüğü dert edindiği şeyler bir anda yok olur ortadan. Ama aslında onlar hep ordadır, onun içine bambaşka bir mutluluk bir huzur gelir. Yüzü hep güler gittiği her yerlere de mutluluk saçar. En somurtkan en suratsız insan bile bir anda en tatlı güler yüzlü insan olup çıkıverir ortaya, işte böyledir aşk yaşayan için. Kimileri derler ki bu duygu geçicidir diye ama o an insan için o kadar güzel bir an ki onu tattıktan sonra bağımlısı olursun. Hep o duyguyu istersin, o duygunun hiç bitmemesini, hep o duygu ile sonsuza dek yaşayabilmeyi. Ama zaman durmaz devamlı akar gider. İşte o yüzdendir ki başka duygular onu devam ettirmeye çalışır. Onlar da sevgi ve ihtiras ama bunlar arasında o kadar büyük güç ve özellik farkları vardır ki ama bunu herkes aynı zanneder. Yine de ayırt etmek istemez sevgi herkese her şeye gösterilebilir canlı, cansız her varlığa kediyi de sevebiliriz bir eşyayı da bir yazarı da bir kitabı da ya da ölmüş bir şairin sözlerini de tabii ki de eşimizi ailemizi de. Ama ihtiras bambaşkadır. İhtiras bir tutkudur, ihtiras aşırı bir istek duymaktır, ihtiras şuursuzca yaklaşır, herkese. Onun için netice önemli değildir ne ye bağlandığı ne için tutku ve istek duyduğu önemli değildir acımasızdır. İhtirasla bağlanan insanı düşünmez sadece tutku ve aşırı istek duyar. Aşk ihtirasla bir araya geldiği zaman aşk ve ihtiras insanı yer bitirir bir hal alır. Tabii ki de bu bizim durumu nasıl kullandığımıza bağlıdır. Eğer ki bu derin duyguyu hayatımızın aşkı tek sevdiğimiz için beslersek bize mutluluğun ötesinde bir haz yaşatır. Önemli olan bunu doğru kişi ile doğru şekilde yaşayabilmektir. Buda eşlerin birbirlerine olan bağları ile doğru orantılıdır. Eğer ki karşında ki doğru kişi ise sen ona karşı istesen de istemesen de aşk oku ile vurulursun ve aşkın sevgi ve ihtirasla devam eder. Eğer doğru kişi değilse sadece platonik aşk denilen aşkla tutulursun ve bir süre sonra damardan akan kan gibi aşk bittiğinde devamı gelmez. Damardan akan kanın kuruması gibi aşkta kurur gider. İşte gerçek aşklarda durum farklı işler. Aşk oku gelip de seni vurduğun da kanın delice akmaya başlar. Hem de tam kalbinde ihtiras ise sana devamlı kan veren doktorlar gibi o kanı takviye eder ve o kan hiç kurumaz o aşk hep ihtiras sayesinde canlı kalır güç kazanan aşk sevdiğine de güç verir ve o çift aşk ve ihtiras dolu bir ömür sürerler.